Yanıkağıl Köyü
KÖYÜMÜZÜN TARİHÇESİ:
Çeşitli kaynaklardan derlenmiş bilgilere göre tarihi,
1877 - 1878 Osmanlı - Rus savaşı'ndan sonra, Bulgaristan'ın Tırnova kentinin Nohsel (Nova selo) köyünden gelen 80 - 90 hane tarafından köy kurulmuştur. Köyün İlk kurulduğu zamanlarda burada rumlardan kalma yanmış yıkılmış halde hayvan ağılları bulunması nedeniyle köyümüz Yanıkağıl adını almıştır.Köyün Camisi 1888 de yapılmıştır.
Yanıkağıl köyü daha sonra 1935, 1951 ve 1989'larda birkaç hane olmak üzere tekrar Bulgaristan'dan göç almıştır. 2000 lerde ise ülkemizin doğu illerinden birkaç ailelik bir göç almıştır.
Köyümüz 1958 den sonra Çerkezköye bağlanmıştır.
Yazılı olmayan ama köydeki eski insanlar ve yaşlılar tarafından anlatılanlara göreyse,
Yanıkağıl köyü'nün bu adı almasının sebebi; köyün Osmanlı İmparatorluğu'nun askerlerinin et ihtiyacını karşılayan hayvan ağıllarına sahip olmasıymış. Osmanlının girdiği savaşlarda Yunanlılar Çatalcaya kadar geldiği zamanlarda bu ağılları, içindeki hayvanlarla birlikte yakmışlar.
Köyümüzü kuranlar nereden geldiler,
Köyümüzü kuranlar 1886-1887 yıllarında Bulgaristan'ın Tırnova şehri Nosel kasabası ve Yazıcıköy'den gelmişler.
Yazıcıköy'den gelenler İzzet Varol'un dedeleri komşusu Rıfkı'nın dedesi Hacıköseler, Topal Hasan dayının dedeleriymiş.
Hepsi kardeş çocuklarıymış
Nosel'den gelenler ise, Mecit Emre, Fettah Emre'nin babası ve dedesi, Arıcan sülalesinin dedeleri, Beytullah Dede, Zülküfler, Katırcılar ve Kurulardır.
Köyümüz büyüklerinin anlattıklarına göre Nosel'de o günkü şartlarda yani Osmanlı İmparatorluğu döneminde köye girdikten sonra köy meydanında 5 kurnalı büyük bir çeşme varmış. Bu çeşmelerin Üç tanesi önde İki tanesi ise yanlardan akıyormuş. Bu bilgilerin kaynağı rahmetli Molla Mehmet dededir ve nesillerce anlatılarak bize ulaşmıştır. Yakın zamanda çekilmiş bir filme göre Nosel'deki bu çeşme hala aktif olarak çalışıyor. Aynı zamanda Molla Mehmet dedenin babası veya dedesinin imamlık yaptığı camininde hala ayakta olduğu ama kullanım dışı olduğu yine bu filmden bilinmekte.
Köyümüz Muhtarlığı tarafından son dönem yapılan araştırmalar doğrultusunda köy halkından Nosel'den gelenler aslında
Nosel'den değil, Pulujna'dan gelmiş. Molla Mehmet Dede'nin yani Mecit Emre sülalesinin yaşadığı köy bu köymüş ve o zamanlar çok zenginlermiş. Köyde buğday ve su değirmenciliği yapıyorlarmış. Ama o zamanlar suda oluşan bir hastalık sebebiyle köyde salgın hastalık başlamış ve birçok insan ölmüş. Bu yüzden köy karantina altına alınıp boşaltılmış ve buradaki insanlar Nosel'e aktarılmış. Noseldeki yaşantıya uyum sağlayamayan bizim köylülerimiz 93 Harbinden hemen önce Bulgarların baskılarından dolayı "Biz burada dinimizi icra edemiyoruz ve kendimizi güvende hissetmiyoruz" diyerek Türkiye'ye göç etmişler. Köyümüzün bulunduğu yerde yerli halk yokmuş, boş bir araziymiş. Çevredeki diğer köyler gibi daha önce Rumlar'ın ve ermenilerin yaşadığı bir yer değilmiş.Köyün buraya kurulma sebebi ise köy muhtarlığının bulunduğu noktada büyük bir su kaynağı varmış. İnsanlarda bu su bize yeter diyerek buraya yerleşmişler.
Köklerimizi dahada eskiye götürecek olursak Konya Karaman yöresine ulaşırız. Osmanlı İmparatorluğu Bulgaristan ve Yugoslavya'yı işgal ettiğinde buraların çok verimli topraklara sahip olduğunu görmüşler ve çiftçiliği iyi bilen Konya Karaman halkını buraya göndermişler. Bulgaristan'daki Türklerin % 80 inin bu yöreden olduğu bilinmekte.
Karaman halkıysa Karamanlılar beyliği olarak 237 yıl hüküm sürmüş ve sonra Osmanlı topraklarına katılmışlar.Karamanlılar Beyliği yıkıldıktan sonra Osmanlıların devlet politikaları sonucunda Karaman halkı, başta Rumeli olmak üzere ülkenin çeşitli yerlerine yerleştirilmişlerdir.
Karamanlılar'ın geldigi yerse Türkmenistan-Horasan'dır.
Coğrafya
Tekirdağ iline 65 Km., Çerkezköy ilçesine 9 Km. uzaklıktadır.
| Nüfus Yıllara göre köy nüfus verileri |
|
|---|---|
| 2010 | 1608 |
| 2000 | 1388 |
| 1997 | 1388 |